Siyasî Beyanatlarla ilgili Yorumlar

15. Yılında 28 Şubat İle İlgili Bir Söyleşi (10 Mart 2012)

 

15. YILINDA 28 ŞUBAT İLE İLGİLİ BİR SÖYLEŞİ

( Söyleşi, Abdurrahman Babacan tarafından hazırlanan üç ciltlik ?Binyılın Sonu 28 Şubat? adlı kitabın birinci ciltinin 625:646 sayfaları arasında yer alarak yayınlanmıştır.)

(08 ŞUBAT 2012)

Abdurrahman BABACAN - Yüksek Askeri Şura mağdurları, 28 Şubat kararları gereğince belediyeler dâhil hiçbir kamu kurum ve kuruluşunda görev almamaları için tedbirler alınması, toplum üzerinde kurulacak yoğun baskılarla özel şirketlerde dahi iş bulma imkânlarının engellenmesi gibi bazı zulümlere uğradı. Hatta mağdurların bir kısmı kamuoyu üzerinde oluşturulan psikolojik propaganda ile, başlangıçta kendi arkadaş ve akraba çevrelerinde dahi kuşkuyla karşılandı. Sizin bu anlamda şahsen yaşadığınız veya yaşandığına şahit olduğunuz bu anlamda örnekler var mı? 28 Şubat?ın öncesinde sizin yaşadıklarınızdan, bu anlamda baskı olarak askeriyede yaşadıklarınızdan başlayarak, yaşanılanların bir özetini alabilir miyiz acaba?

Adnan TANRIVERDİ - Peki, ben tabii rütbem yüksek olduğu için, makamımız da yüksek olduğu için biz ayrıcalık gördük, ama baskı görmedik. Yani bize baskı oldu dersem doğru olmaz, ama tutum ve davranışımız bir kısım inancımız gereği üniformalı da olsak yapmak zorunda olduğumuz ibadetlerden dolayı yadırgandık. Mesela tugay komutanıyken Maltepe?de tabii terörle mücadele de devam ediyordu. Yaklaşık haftada bazen bir, bazen iki şehit cenazesi geliyordu. Bu şehit cenazelerine İstanbul Garnizonu?ndaki generallerin katılması emir gereğidir. Biz katıldığımız zaman vakit namazı oluyordu, namazımızı camide kılıyorduk, arkasından da cenaze namazını kılıyorduk. Tabii öyle bir baskı oldu ki, bizden başka cenaze namazına katılabilen olmuyordu. Belirli bir süre sonra bir gün Levent Camii?nde bir cenaze namazından sonra Beşiktaş inzibat subayı benim devre arkadaşım, ben generalim, o albaydı. Bana gelip, ?Ağabey, şeyden sonra cenaze namazlarına durmasanız? dedi. Hayırdır dedim. ?Komutanlar? dedi. ?Olur mu?? dedim. ?Komutanların bu konuda ikazları var? dedi.

Devamını oku: 15. Yılında 28 Şubat İle İlgili Bir Söyleşi (10 Mart 2012)

15. Yılında 28 Şubattan Ders Aldık mı? (27 Şubat 2012)

15. YILINDA 28 ŞUBAT

Zamanın, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir tarafından ?Demokrasiye Balans Ayarı? olarak nitelendirilen, Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak tarafından ?Post Modern Darbe? olarak vasıflandırılan 28 ŞUBAT 1997 OLAYI; müsait yasal mevzuata dayanılarak, Milletin manevi değerlerini tehdit gören seküler, kavmiyetçi, devletçi ve sol ideoloji sahiplerinin kadrolaştığı, Yüksek Yargı, YÖK ve bazı Sivil Toplum Kuruluşlarının destek ve teşviki ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin Yüksek Komuta kademesini teşkil eden, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hikmet Köksal, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ahmet Çörekçi, Jandarma Genel komutanı Orgeneral Teoman Koman ve Milli Güvenlik kurulu Genel Sekreteri İlhan Kılıç liderliğinde, Milli Güvenlik Kurulu kullanılarak, zayıfkoalisyon Hükümetlerinin sebep olduğu istikrarsız siyasi ortamdan yararlanarak, Meşru Hükümete, Anayasal düzene, taraflı basın tarafından yapılan manipülasyonlarla sindirilmiş Milletin, manevi değerlerine ve İslami İnancını yaşamak azminde olan fertlerinin temel hak ve özgürlüklerine indirilmiş, planlı ve hazırlıklı BİR ASKERİ DARBEDİR.

Devamını oku: 15. Yılında 28 Şubattan Ders Aldık mı? (27 Şubat 2012)

Eski Genelkurmay Başkanı Tutuklu Olarak Yargılanacak (07 Ocak 2012)

SİYASİ İSTİKRARIN ESERİ

Türkiye'de bir ilk gerçekleşti. Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Org. İlker Başbuğ, dün yedi saatlik sorgusunun arkasından sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklandı ve Silivri Ceza evine gönderildi.

İlk defa 11 Haziran 2009 tarihinde Taraf Gazetesi tarafından yayınlanan bir belge ile, Hükümet aleyhinde kara propaganda yapmak amacıyla, Genelkurmay Başkanlığı tarafından internet siteleri açıp işlettiği haberi verilmişti.

Hazırlanan iddianame, sunulduğu mahkeme tarafından 29 Temmuz 2011 tarihinde kabul edilerek yargılama başlamış; 29 Nisan 2010 tarihinde açılan ?İrtica ile Mücadele Eylem Planı? davası ile de birleştirilen davada; E. Org. Hasan Iğsız, Korg. Mehmet Eröz, E. Alb. Dursun çiçekle birlikte 15'i tutuklu 29 sanık yargılanmaktadır. Sanıklardan ikisi muvazzaf olmak üzere sekizi generaldir.

Gelişmelere üzülmemek mümkün değildir. Üstümüzde öğretmenlik hakkı olan, değişik zamanlarda hukukumuzun olduğu bir büyüğümüz. Genelkurmay Başkanı olarak Ülkemize hizmet vermiş, ömrünün tamamına yakın kısmını üniforma içinde geçirmiş bir asker. Duygusal yönü ile baktığımızda, gerçekten hüzünlü ve acı bir olay. Davanın kendileri, ailesi ve Devletimiz için hayırla sonuçlanmasını diliyorum.

Devamını oku: Eski Genelkurmay Başkanı Tutuklu Olarak Yargılanacak (07 Ocak 2012)

28 Şubat Liderleri Hesap Vermeli (14 Şubat 2011)

BALYOZ TUTUKLAMALARI

11 Şubat 2011 tarihindeki İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi; BALYOZ Duruşmasında, aralarında emekli Kuvvet ve Ordu komutanı emekli orgeneral ve oramirallerle muvazzaf general, amiral ve subayların bulunduğu 162 kişi hakkında, 4,5 saatlik bir görüşmeden sonra, oy birliği ile tutuklama kararı vermiştir. Karara dahil olanların 54 'ünün muvazzaf ve emekli general olması, olayın önemini bir kat daha arttırmıştır.

Devamını oku: 28 Şubat Liderleri Hesap Vermeli (14 Şubat 2011)

Açığa Alma İşlemleri Yeterli midir? (25 Kasım 2010)

 

SİYASİ İRADE

TSK ÜZERİNDEKİ OTORİTESİNİ GÜÇLENDİRMELİDİR 

Genelkurmay Başkanlığı, iki general ve bir amiralin açığa alınma süreci ile ilgili yorumsuz bir açıklamayı sitesinde yayınladı.

Meseleyi bütün çıplaklığı ile ortaya koyarak, gelişmeler hakkında bilgilenmemizi sağlayan Genelkurmay Başkanlığına teşekkür etmek gerekir.

Bu süreçte idarenin bariz hataları var.

En büyük hata Yüksek Askerî Şûra'dadır.

Devamını oku: Açığa Alma İşlemleri Yeterli midir? (25 Kasım 2010)