TSK, Rejim Muhafızı Olmaktan Çıkarılsın (15 Mayıs 2012)

TSK, REJİM MUHAFIZI OLMAKTAN ÇIKARILSIN

Aşağıdaki röportaj Akit ve Yeni Asya Gazetelerinde ve haksozhaber.net web sitesinde 15 Mayıs 2012 tarihinde yayınlanmıştır

Adnan Tanrıverdi

?TSK İç Hizmet Kanununun 35. maddesinde yapılacak değişiklikle, TSK rejim muhafızı olmaktan çıkarılmalı; iç güvenlik görevi TSK?nın sorumluluğundan alınmalı; TSK siyasetin dışına çıkarılarak, tamamen dış tehditlere karşı kullanılacak bir konuma getirilmeli; barış, gerginlik ve savaş hallerindeki görevleri açık olarak ifade edilmelidir.?

GENELKURMAY VE KUVVET KOMUTANLARI MSB?YE BAĞLANSIN

?Millî Güvenlik Kurulunun yapısı, Millî Güvenlik Siyaset Belgesinin iç tehdit bölümünün çıkarılması, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarının ayrı ayrı Millî Savunma Bakanlığına bağlanması ve Jandarma Genel Komutanlığının Genelkurmay Başkanlığı ile organik bağının kesilmesi de, TSK?nın yeniden yapılanması kapsamında 35. madde ile birlikte ele alınmalıdır.?

TSK, rejim muhafızı olmaktan çıkarılsın

Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Onursal Başkanı emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Hükümetin, meşhur 211 Sayılı Türk Silâhlı (TSK) Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 35. maddesinin değişmesi için kolları sıvadığını belirterek, ?Yeni madde ile TSK rejim muhafızı olmaktan çıkarılmalıdır. İç güvenlik görevi TSK?nın sorumluluğundan alınmalıdır. TSK, siyasetin dışına çıkarılmalıdır? dedi.
ASDER Onursal Başkanı Tanrıverdi, yaptığı açıklamada, basında yer alan haberlere göre; Hükümetin, meşhur 211 Sayılı TSK İç Hizmet Kanununun 35. maddesinin değişmesi için kolları sıvadığının anlaşıldığını kaydetti. Geçmiş darbelerin, önemli üç dayanağından ilki, darbelere gerekçe gösterilen anayasa ve yasa maddeleri olduğunu ifade eden Tanrıverdi, bu yasal mevzuattan en önemlisi de İç Hizmet Kanunu?nun 35. maddesi olduğunu söyledi. Tanrıverdi, bu maddenin cuntacılar tarafından darbelere dayanak yapıldığı gibi, darbeci cuntaların oluşmasında da teşvik edici bir unsur olduğunu hatırlatarak,  şunları kaydetti: 
?Mevcut hali ile, ?Silahlı Kuvvetlerin vazifesi, Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır? şeklinde ifade edilen bu madde; Silâhlı Kuvvetlerimizin dış güvenlikten ziyade iç güvenliğe yönelmesine, siyasete müdahale etmesine, siyasi iktidarları vesayet altına almasına ve rejim muhafızı gibi görev yapmasına neden olmuştur. Bu görevi yapabilmek için de rejim düşmanları yaratarak, ülke sathında devlet eliyle bölünmelere yol açmıştır. Devlet mekanizmasında otoriter bir konuma geldiğinden denetlenememiş, kendi başına buyruk hale gelmiş ve yurdu koruma görevinden ziyade ve yetişme şartlarına uygun olmamasına rağmen, daha kolay olan, rejimi koruyan iç güvenlik kuvveti haline dönüşmüştür. Bunun sonucu olarak da müdahaleler, darbeler ve vesayet sistemi oluşmuştur. Basına yansıdığına göre, mevcut görev tanımındaki ?Cumhuriyeti kollama ve koruma? lafzı çıkarılarak, yerine ?dış tehditlere karşı vatanı savunma ve koruma? lafzı konulmasının düşünüldüğü anlaşılmaktadır. Gelinen noktayı, memnuniyet verici önemli bir gelişme olarak değerlendirmemiz gerekir. Ancak, 35. maddenin değiştirilmesi imkânı oluşmuşken, geniş bir bakış açısı ile, hem darbelere dayanak yapılamayacak şekilde ifade edilmeli, hem farklı yorumlara sebebiyet vermeyecek kadar açık ifade edilmeli, hem de TSK?nın yeniden yapılanması kapsamında ele alınmalıdır.?

İÇ GÜVENLİK TSK?NIN SORUMLULUĞUNDAN ALINMALI

?Yeni madde ile TSK rejim muhafızı olmaktan çıkarılmalıdır. İç güvenlik görevi TSK?nın sorumluluğundan alınmalıdır. TSK, siyasetin dışına çıkarılmalıdır? diyen Emekli Tuğgeneral Tanrıverdi, TSK?nın tamamen dış tehditlere karşı kullanılacak bir konuma ve güce getirilmesi gerektiğini vurguladı. Tanrıverdi, ordunun barış zamanında, gerginlik döneminde ve savaş halindeki görevleri, açık olarak ifade edilmesi gerektiğine dikkati çekereke, ?Barış zamanında, kıtalar arası ve deniz aşırı mesafelere, ittifaklar çerçevesinde güç göndermeye imkân vermelidir. Savunma konsepti değiştirilerek, yurt savunması sınır ötesinden başlatılmalıdır. Olağanüstü durumlarda, parlamento onayıyla, özel yetişmiş unsurlarının iç güvenliğe tahsis edilebilmesi için de bir açık kapı bırakılmalıdır.? dedi.

TSK?NIN YENİ VAZİFESİ

ASDER Onursal Başkanı Tanrıverdi, yeni 35. madde şöyle ifade edilmesi gerektiğini söyledi:

?Silâhlı Kuvvetlerin vazifesi;
Milli hedeflere ulaşmak için tespit edilen milli politikaları desteklemek,
Yurdumuza karşı, sınır ötesinden gelebilecek silahlı tecavüzleri caydırmak,
Tecavüzü, vaki olmadan önce sınır ötesinde önlemek,
Dışarıdan sınırları tecavüz vaki olduğu takdirde, yurdumuzu topyekûn savunma esasına göre savunmak,
Kolluk kuvvetlerinin yeterli olamayacağı olağanüstü durumlarda, iç güvenlikte kullanılmak üzere, TBMM?nin kararı ile kolluk kuvvetlerini uygun unsurlarla takviye etmektir.?

GENELKURMAY, MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞINA BAĞLANMALI

Tanrıverdi, bu değişiklik ile birlikte, Milli Güvenlik Kurulu?nun yapısının değiştirilmesi, Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi?nin iç tehdit bölümünün çıkarılması, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarının ayrı ayrı Milli Savunma Bakanlığı?na bağlanması ve Jandarma Genel Komutanlığı?nın Genelkurmay Başkanlığı ile organik bağının kesilmesi de 35. madde ile birlikte ele alınması gerektiğini belirtti.

Paylaşmak ister miydiniz?

Submit to DeliciousSubmit to DiggSubmit to FacebookSubmit to Google BookmarksSubmit to StumbleuponSubmit to TechnoratiSubmit to TwitterSubmit to LinkedIn