Uluslararası İttifaklar

Suriye Muhalefetine İslâm Ülkeleri Yeterli Desteği Vermelidir (14 Aralık 2013)

SURİYE DEVRİMİ ÇIKMAZA MI GİDİYOR?

Adnan Tanrıverdi

(07 ARALIK 2013)

İÇİNDEKİLER

1. DEVRİM SÜRECİ

a. Devrimin Geçmişi

b. Muhalif Gruplar ve Gelinen Durum (07 Aralık 2013)

c. Suriye'de Tarafların Durumu (07 Aralık 2013)

d. Devrim Sürecin Değerlendirilmesi

2. ASKERİ-POLİTİK KURALLAR VE SİVİL ASKER İLİŞKİLERİNDE GENEL PRENSİPLER

a. Barış Döneminde

b. Savaş Döneminde

1) Savunmada

2) Taarruzda

3) İşgale Uğramış Ülke Toraklarında

c. Zalim Bir Yönetime Karşı Mukavemet Harekâtında

3. SONUÇ VE ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER

4. EKLER

a. El Kaide ve Irak Şam Devletinin Oluşumu Durum Raporu (07 Aralık 2013)

b. Suriye'de Muhalif Gruplar ve Rejim Kuvvetlerinin son durumu Raporu (07 Aralık 2013)

*****************

1. DEVRİM SÜRECİ

a. Devrimin geçmişi;

Suriye'de Mart 2011'de zirve bulan sokak hareketleri, Beşar Esad Rejimi tarafından ölçüsüz şiddet kullanılması sonucunda, hiç istemedikleri halde, hazırlıksız ve teşkilatsız bir şekilde, silahlı mücadeleye itildi.

Suriye Muhaberatının etkin denetimi altında olan halkın içerde süratle örgütlenmesi mümkün değildi. Bu nedenle, siyasi örgütlenme daha önceki yıllarda rejimin zulmünden kaçarak farklı ülkelere yerleşmiş ve buralarda bir konuma sahip olmuş yurtsever Suriyelilerin, 02 Ekim 2011 tarihinde "Suriye Ulusal Konseyi" (SUK) adı altında toplanmaları ile başlamıştır. İlk başkanı Burhan Galyun'dur.

Askeri örgütlenme ise, Suriye ordusunda görev yaparken, Beşar Esad Rejimi ve uygulamalarını kabullenmeyerek pasaportsuz ve belgesiz olarak ülkelerini terk edip Türkiye ve Suriye'ye komşu ülkelere sığınan ve buralarda mülteci kamplarına yerleştirilen yurtsever subay ve generallerin Temmuz 2011 tarihinde "Özgür Suriye Ordusu" (ÖSO) adı altında teşkilatlanması ile başlatıldı. İlk kurcusu Mühendis Alb. Riyad El Esad 'tır. Daha sonra, aynı kamp bölgesinde Tuğg. Mustafa Şeyh Komutasında "Suriye Askeri meclisi", Tuğ. Fayiz Amro Komutasında başka bir askeri grup oluştu.

Devamını oku: Suriye Muhalefetine İslâm Ülkeleri Yeterli Desteği Vermelidir (14 Aralık 2013)

Suriye'ye Misli ile Mukabele Edilmelidir (24 Haziran 2012)

ÖZGÜR SURİYE ORDUSUNA

DİPLOMATİK MİSYON VERİLMELİDİR

Suriye 22 Haziran 2012 tarihinde Kara Sularını ihlal ettiği iddiası ile, Türk Hava Kuvvetlerine mensup bir RF-4E Keşif Uçağını, Lazkiye'nin 13 mil açığında düşürmüştür. Suriye Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada;

"Suriye sınırını 1 kilometre kadar geçen bir uçak görüldüğünü, karasularında alçak uçuş yapan uçağın Sınır ihlali yaptığını, uçaksavar bataryaları tarafından açılan ateş sonucunda, kıyıdan  10 deniz mili kadar uzaklığa düştüğünün tespit edildiğini, hedefi vurduktan sonra Türk Uçağı olduğunu fark ettiklerini ve Türkiye ile birlikte, pilotların aranması faaliyetlerine katıldıklarını? ifade etmiştir.

Dış İşleri Bakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu tarafından 24 Haziran 2012 günü basına yapılan açıklamadan, ?uçağımızın silahsız olarak ve Suriye kıyılarından 13 mil uzakta, yani Suriye Karasuları dışında, radar sistemimizin denenmesi amacına dönük bir deneme uçuşu yaparken düşürüldüğü? anlaşılmaktadır.

Suriye tarafından yapılan açıklama masum görünse de, uçağımızın vurulması olayı önceden hesaplanmış, planlanmış düşmanca bir harekettir.

Türkiye açısından vahimdir.

Suriye tarafından, özür dilenerek Türkiye'nin belirleyeceği maddi ve manevi zararının telafisi kabul edilmediği takdirde, mutlaka misli ile mukabele edilmelidir.

Devamını oku: Suriye'ye Misli ile Mukabele Edilmelidir (24 Haziran 2012)

Türkiye Global Karar Mekanizmalarında Olmalıdır (09 Nisan 2009)

TÜRKİYE GLOBAL KARAR MEKANİZMALARINDA OLMALIDIR 

ABD Devlet Başkanı, Barac Hüseyin Obama, Türkiye'yi ziyaret etti. Bu ziyaret farklı bakış açıları ile farklı kişiler tarafından yorumlandı. Ama, olaya ziyaretçinin amacı ve ülkesinin konumu açısından yaklaşılarak yorumlanması gerekir kanaatindeyim.

ABD Global bir güçtür. Devlet Başkanı da global düşünmek durumundadır. Türkiye ziyaretini de bu seviyede değerlendirmek gerekir. 

Türkiye, coğrafî mevkii itibarı ile, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu kara havzaları ile Akdeniz, Karadeniz ve Hazar Denizi Havzalarının ortasında kilit bir mevkiye sahiptir.

Devamını oku: Türkiye Global Karar Mekanizmalarında Olmalıdır (09 Nisan 2009)

Lübnan'a Asker Gönderelim (24 Ağustos 2006)

LÜBNAN?A  ASKER  GÖNDERELİM 

Önce bir durum tespiti yapalım: 

Ortadoğu?yu kana bulayan, istikrarı bozan, bölgedeki maddi ve manevî değerleri tahrip eden, Türkiye?nin de çözülmesi için gizli-açık faaliyetlerini sürdüren, bölgedeki batı destekli ABD-İSRAİL askerî varlığıdır.

Devamını oku: Lübnan'a Asker Gönderelim (24 Ağustos 2006)

Hain Tahrikin Amacı Şer Cephesi Oluşturmaktır (07 Şubat 2006)

HAİN  TAHRİKİN  AMAÇI ŞER CEPHESİ OLUŞTURMAKTIR 

Eylül 2005 tarihinde Danimarka?da ve arkasından da Norveç, İsveç ve son olarak da Fransa ve bir çok Avrupa Ülkesinde yayınlanan, Peygamber Efendimiz (s.a.s)?i terörist olarak gösteren, çirkin ve hain tahrik olarak değerlendirilen karikatürler nedeniyle; İslâm aleminde ve Batı Merkezlerindeki din kardeşlerimiz tarafından başlatılan tepkiler ve gösteriler, büyüyerek ve yaygınlaşarak devam etmektedir. 

11 Eylül 2001 tarihinden bu güne kadar, Yüce dinimizi ve kutsallarımızı öne çıkararak, Batının, Müslümanları terörist ilan etmeleri ve bunu da bahane ederek, ABD?nin liderliğinde Müslüman Ülkeleri işgal etmeleri;  işgali yaygınlaştırma eğilimleri; işgal bölgelerindeki zulüm ve tahribatın vicdanları sızlatması;  bütün bu gelişmeler karşısında Müslüman Milletlerin Hükümetlerince de yeterli ve aktif tepkilerin gösterilmemesi; Müslümanların  sabrının taşmasının başlıca sebeplerinden sayılmalıdır.

Devamını oku: Hain Tahrikin Amacı Şer Cephesi Oluşturmaktır (07 Şubat 2006)